Trafik Cahilleri

22 Ağustos 2013 Perşembe
Faruk BALCI

Trafik kuralları, yaya ve sürücülerin yolda giderken uymaları gereken kurallardır. Dursunbey’de son yıllarda insan ve araç sayısı çok artmıştır. Bir müddet sonra mevcut yollar Dursunbey’e dar gelmeye başlayacaktır. Yaya ve sürücülerin ilçe içerisinde birbirlerine zarar vermeden yol almaları, ancak trafik kurallara uymalarına bağlıdır.

Trafik kazaları ve sonunda meydana gelen ölüm, yaralanma ve maddi hasarlar ile ilgili haberleri her gün gazetelerde okumakta, televizyonlarımızda izlemekteyiz. Trafik kurallarına uymayanlar, kendi hayatını, ailesini ve başkalarının hayatını tehlikeye atmaktadır. Kuralları çiğneyenler kendilerinin ve başkalarının yaşama hakkına saygısızlık etmektedirler. Trafik kurallarını ihlal edenler başkalarına zarar verdiği gibi kul hakkına da girmektedirler.

İnsanlar kendince çeşitli mazeretler bularak, bencillik yaparak, bir anlık dikkatsizlik sonucu da olsa trafik kurallarını ihlal etmektedirler. Trafik kazalarını ve kural ihlallerini asgariye indirebilmek için, sadece trafik ekiplerinin değil, sosyal bir sorumluluk sahibi olarak tüm fertlerin uyarıcı ve son çare olarak ta devletin ceza mekanizmasını kullanması gerekir.

Unutmayalım ki, medeni insanlar toplumsal kurallara uyan insandır. İyi bir insan; sabırlı olmasını bilir, başkalarının haklarına saygı duyduğu gibi kişi ve topluma da zarar vermez.

Trafik kurallarına uymadığınız zaman dikkatsizliğinizle, dini ölçüler içinde bir katil olup ebedi hayatınızı karartmanız oldukça kolaydır. En hafifinden bir yayaya çarparak onu sakat bırakmanızın ve o yayanın ömrü boyunca bunun ıstırabını çekmesinin dini açıdan karşılığı, bugünkü ceza yasalarıyla kıyaslanamaz.

Dursunbey ilçesinde son zamanlarda sık sık yaşamaya başladığımız kazalar karşısında biraz daha dikkatli olmamız gerekiyor. Özellikle motosiklet kazaları ağır yaralanmalar ve ölümle sonuçlanmaktadır. Anne ve babalar, erkek çocuklarının ısrarları karşısında hemen motor almaktadırlar. Yeterli eğitimi almamış, henüz ehliyeti bile olmayan ve toplum içerisindeki tabir ile söylemek gerekirse, sırf hava yapması için çocuğunun altına motor alanlar; onların kazalarının da baş sorumlusu olmaktadırlar.

Küçük yaşta çocuğunu kucağına alarak araba sürmeye çalışan cahilleri, hemen plakası ile emniyet müdürlüğüne bildirmemiz gerekmiyor mu? Bu cahiller, okuma yazma bilmeyen insanlar olarak değerlendirilmesin. Çünkü çok sayıda eğitimli kişilerin, esnafın, işçinin, hatta hukuk adamlarının bile bu hatayı yaptığını görmekteyiz. Bu cahiller, aniden karşılaşacakları bir durum karşısında kucağındaki çocuk ile arabayı kontrol etmesi mümkün olmadığı gibi birilerinin yaralanmasına, kazalara ve ölümlere de yol açmaktadırlar.

Bu konuda emniyetimize de görev düşmektedir. Ehliyetsiz yakalanan gençlere ve motorun ruhsat sahibine kesilen cezalar bazen yetersiz kalmaktadır. Çoğu zaman aileler ve gençler zor da olsa cezayı ödüyorlar ve ondan sonra yine bildiklerini yapıyorlar. Emniyetimizden en büyük isteğimiz, bu konudaki denetimlerini sıklaştırmaları ve kimsenin gözünün yaşına bakmamaları olacaktır. Bazen görmemezlikten geldiğimiz, kural tanımaz ve kural çiğneyenlerin sebep oldukları kazalarda acaba bizlerin de suçu var mı diye düşünmemiz gerekir.

Sürücü kursları eğitimi, trafik polisleri denetimi, ehliyet sınavını yapan öğretmen işini tam ciddiyetle yapmıyorsa; kazalarda ölen insanların katili olarak kendilerinde suçluluk duymaları gerekmektedir.

https://www.dursunbey.com/trafik-cahilleri-ky156.html